Açıklama
İnsanlık tarihi boyunca din hep var olmuştur. Bu varoluşun amacı ise insanları kurtuluşa ulaştırmaktır. Her din; kurtuluşun reçetesini farklı sunmaktadır. İnsanları kurtuluşa ulaştırmaya çalışan bu dinler, insana huzur, mutluluk vereceğini vaad etmektedir. Dinlerin özünde, temel felsefesinde; insana saygı, hoşgörü yatmaktadır. Dinlerin iman ve amel boyutu vardır. Her din kendi dininin mensuplarının kurtuluşa ulaşmasını sağlamak amacıyla bir takım iman ve amel prensiplerini ortaya koyarlar ve bazı dinler sadece kendi dinlerine mensup kişilerin kurtulacağını iddia ederler. Dinlerin teoride ortaya koyduğu iman ve amel ilkelerine zamanla her dinin mensupları tarafından daha farklı yorumlar yapılarak; mensuplarına yeni sorumluluklar yüklerler. Bu ortaya konan yeni fikirler, zamanla da doğmatik hale gelmektedirler. Bu araştırmamızda Yahudilik, Hristiyanlık ve İslamiyet’in temel kaynakları olan Tevrat, İncil ve Kur’an-ı Kerim gözönüne alınarak araştırmamızı yapmaya çalıştık. Bu alanda belli başlı din tefsirlerine de başvurduk. (Önsöz’den)
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.